Hakan Çevikoğlu: Yurtdışında yerleşik pazar yerleri nedeniyle Türkiye gücünü kaybetme riskiyle karşı karşıya

T24 Haber Merkezi

Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) Başkanı Hakan Çevikoğlu, Türkiye’nin artan pazaryeri rekabetindeki güç kaybetme riskine dikkat çekerek, “Yurtdışında yerleşik pazar yerleri nedeniyle Türkiye dijital egemenliğini kaybetme riskiyle karşı karşıya” dedi.

Elektronik Ticaret İşletmecileri Derneği (ETİD) Başkanı Hakan Çevikoğlu, ETİD ve Dogma Alares tarafından hazırlanan “Yurtdışında Yerleşik Pazaryerlerinin (YYP) Yerel E-Perakende Ekosistemine Etkileri” başlıklı rapor üzerinden açıklamalarda bulundu. 

Paylaşılan rapora göre yurt dışındaki yerleşik pazar yerlerinin (YYP) Türkiye’deki yıllık işlem hacmi, 2024 sonu itibarıyla 43 milyar TL’ye ulaştı.

“Eğer düzenlemeler yapılmazsa, Türkiye orta-uzun vadede gücünü kaybetme riskine sahip”

2025 sonunda yurt dışındaki yerleşik pazar yerlerinin Türkiye’deki işlem hacminin 75 milyar TL’nin üzerinde olacağını ifade eden Çevikoğlu, “Yurt dışındaki yerleşik pazar yerlerinin sadece 2024 yılında 280 milyar TL’lik bir katma değer kaybına neden olduğunu, 2025’te bu rakamın 500 milyar TL seviyesine çıkacağını tahmin ediyoruz. YYP iş modeli, Türkiye’deki istihdamı, vergi sistemini ve üretimi dışlayarak kazanç elde ediyor. Eğer düzenlemeler yapılmazsa Türkiye, orta-uzun vadede üretim gücünü ve dijital egemenliğini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacaktır” dedi.

Bu noktada ETİD’in önerilerinin açık olduğunu belirten Çevikoğlu, öncelikle YYP’nin Türkiye’de faaliyet gösterebilmesi için vergi, denetim ve veri işlemede yurtiçinde yerleşik pazar yerleri ve çok kanallı perakendecilerle eşit koşullara tabi olmaları gerektiğini söyledi. 

“Regülasyon ve düzenlemeler işletilmeli, farkındalık artırılmalıdır”

Aynı zamanda tüketici güvenliği ve ürün denetiminin güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Çevikoğlu, “YYP’nin gümrük süreçleri sıkılaştırılmalı ve veri işlemleri Türkiye’de yapılmalı. Yerli platformlar ve KOBİ’ler desteklenmeli, bilinçli tüketim kültürü teşvik edilerek farkındalık artırılmalı. Son olarak YYP’nin Türkiye’de yerleşik şirket kurarak tüm perakende aktörleriyle eşit şartlarda rekabet etmesi sağlanmalı. Türkiye e-ticaret ekosistemindeki tüm regülasyonlara ve düzenlemelere tabi olarak, veri işleme ve barındırma faaliyetleri de Türkiye’ye taşınarak dijital egemenlik korunmalıdır” diye konuştu.

Operasyonel altyapısının büyük bölümünü Türkiye dışında konumlandırmış, Türkiye pazarına yalnızca dijital satış kanalları üzerinden erişen ve son teslimat süreçlerini yerel iş ortakları aracılığıyla yürüten platformlar “yurtdışında yerleşik pazaryerleri” (YYP) olarak tanımlanıyor. 

 

Related Posts

Altın için tarih verildi! Kasımda çok ilginç şeyler olacak

Altın ve para piyasaları uzmanı İslam Memiş, ABD enflasyon verisinin ardından Kasım ayı için dikkat çeken bir öngörü paylaştı. İşte detaylar…

Binlerce kullanıcıya acil uyarı: Hesabınızdaki parayı hemen çekin, hizmet tamamen durdu

Türkiye’de dijital cüzdan alanında Papara’nın en güçlü rakiplerinden biri olarak bilinen Popy Para, tüm hizmetlerini durdurdu. Şirketin neden bu kararı aldığına dair resmi bir açıklama yapılmadı. Uygulama üzerinden kullanıcılara gönderilen bildirimde, cüzdanlarında bulunan bakiyelerin en kısa sürede çekilmesi istendi.

Son Dakika… Memur- emekli zam teklifinin saati belli oldu

Milyonlarca memur ve emekliyi ilgilendiren kararı hükümet tarafı saat 14.00’te ilk zam teklifini yapacak. Peki hükümetin teklifi ne olacak?

TMSF kayyum olduğu tekstil şirketini satışa çıkardı

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, Özçay İplik Tekstil Ticari ve İktisadi Bütünlüğü’nü 37 milyon 300 bin lira muhammen bedelle ihaleye sundu.

Gelinlik sektöründe sosyal medya etkisi! Artık belirleyici

Eskişehir’de 16 yıldır gelinlik sektöründe çalışan Semra Yılmaz, bu alanda artık sosyal medyanın belirleyici bir hale geldiğini söyledi. Gelişen dijital dünyanın mesleklere etkisine dikkat çeken Yılmaz, sosyal medyanın hem müşteri kazandırma, hem de …

Otomotivde alarm zilleri

Düşen alım gücü ve artan hayat pahalılığına bir de devletin fahiş vergi yükü binince vatandaşlar için otomobil almak hayal oldu. Bu durum sektörün üretim verilerine de yansıdı.